İşine son verilen kişiyi en çok etkileyen, işten çıkarma işleminin “nasıl”yapıldığıdır, en öncelikli talebi ise onurunun zedelenmemesi. Ölçek küçültme ve yeniden yapılanma iş hayatının sanki olağan bir uygulanmasına dönüştü ve bir gün işten çıkarıldığı haberini almak artık çoğu kişiyi şaşırtmıyor. Tabii bu durumun neredeyse olağanlaşması çalışanların hoşnutsuzluğunu azaltmıyor. Ama onların en çok istedikleri, bu süreç içinde onurlu bir muamele görmek. Bu aşamada İK uzmanlarının yöneticilere yol göstermesi gerekiyor. Bu yazıda, İK uzmanlarının yöneticilere verebilecekleri 10 altın öğütten bahsediliyor.
DEVAMINI OKUGünümüzde kurumlar ısrarla duygusal zekası yüksek insanları arıyorlar. Çünkü çağdaş kurumların başarısı, bugün her zamankinden daha çok, “hissedarlar”, “müşteriler”, “tedarikçiler” ve “çalışanlar”dan oluşan çeşitli insan grupları arasında kurulan uyumlu ve üretken etkileşimlere bağlı. Bugünün şirketleri, tüm çabalarını müşteriyi anlamaya ve onun istek ve ihtiyaçlarını karşılamaya adamış, uyum içinde ekip çalışması yapabilen ve kendi işinin sahibi olan çalışanlar ile değişimin önünde koşan ve çalışanları peşine takmayı bilen yetkin liderler sayesinde doruklara tırmanıyor. Duygusal zeka bu oluşumun tılsımlı anahtarı olarak karşımıza çıkıyor.
DEVAMINI OKUDuygularını tanıyan ve etkilerini izleyen kişi, Ne hissettiklerini bilir, duygularını tanır. Düşünceleriyle söyledikleri ve sözleriyle hissettikleri arasındaki bağlantının farkındadır. Hislerinin, performansını nasıl etkilediğini fark eder. Değerlerinin ve hedeflerinin kendisine nasıl yön verdiğinin farkındadır.
DEVAMINI OKU