Dinimizde komşusu aç olanın ibadetinin nafile olduğu yönündeki kesin emre rağmen, toplumda ihtiyaç duyanlara yönelik toplu bir hareketin izini görmek mümkün olmuyor. Bu konuyu merak edenler için ilgi çekecek bir yazı
DEVAMINI OKUGünlük dilde küçültücü bir anlam taşıyan “sürü psikolojisi” kavramı ilk olarak 1848′de Amerika’da kullanılmıştır. Dan Rice adında bir palyaço yerel bir seçimde bindiği bando arabasında (bandwagon) çıkardığı gürültüyle çevresinde topladığı insanları, eğlenceli müziğe katılmaya ve desteklediği siyasetçiye oy vermeye davet etmiştir. Elde ettiği başarı daha sonra İngilizceye “Bandwagon Effect” (Bando Arabası Etkisi) kavramı olarak girmiş(1) ve sürü psikolojisi anlamında kullanılmaya başlanmıştır.
DEVAMINI OKUAdab-ı muaşeret deyiminin sadece sofra adabı, çatal bıçak kullanımı, davet düzenlemek, dans kuralları, oturup kalkma tarzları olmadığını, bu işi öğretmeye, uygulatmaya gönül koyanlar çok fazla vurgulamadı. Bütün bu saydıklarımız tabii öğrenilmeli ve gerektiği yerlerde uygulanmalı, ama benim “Yaşam Sanatı” adını verdiğim konuda olay, kişinin diğer kişilerle iletişim içinde bulunmasına dayanıyor. Kişileri iyi dinlemek, anladıktan sonra cevap vermek işin başlangıcıdır. Bu ailemiz de olabilir, iş ve özel arkadaşımız da, sosyal hayatta yepyeni karşılaştığımız kişiler de…Selamlaşma şekilleri ve sözleri çok önemlidir: örneğin büyükler küçüklere, “merhaba nasılsınız?”diyerek söze başlayabilir, küçükler büyüklere böyle hitap ederek söze girmemelidir.
DEVAMINI OKU