Bu yazıda Siemens’in pandemi döneminde uyguladığı iş modelleri ve hayatımıza giren “Yeni çalışma düzeni”ne getirdiği yeni bakış açısıyla ilgili bilgiler mevcut. Ayrıca yine pandemi döneminde hayata geçirdikleri Kurumsal Aidiyet Merkezi (Corporate Identity Center) ile ilgili bilgiler bulabilirsiniz
READ MORE11 Mart akşamına kadar adeta başka bir gezegende yaşanıyormuş gibi uzaktan izlediğimiz küresel salgın, çok kısa bir sürede ülkemizin sosyal, kurumsal ve özel yaşamını altüst etti. İnsanların kurumlarına, iş yerlerine ve okullarına ulaşma çabaları sadece birkaç gün sürdü ve ülke düzeyinde alınan resmi kararlarla “evde kalma” ve “uzaktan çalışma” kuralları hayatımıza hızlı biçimde girdi. Pandemi
READ MORELiderlerin şöhreti krizleri nasıl yönettikleri ile anılıyor. Öncesinde ya da sonrasında ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar, hem kendi itibarları, hem de kurumun geleceği açısından kriz döneminde liderlik kritik önem taşıyor. Kriz yönetimi yetkinliğinde liderlerin tecrübeleri kadar kişilik özellikleri de çok önemli bir belirleyici olarak karşımıza çıkıyor.
READ MOREKonuk: Fırat Akkemik; Borusan Mannesmann, İnsan, Kurumsal Gelişim ve Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcısı Kaynak dergisinin “Yeni Normlar” sayısı için Baltaş Grubu’ndan Handan Odaman Uşaklıgil, Borusan Mannesmann Genel Müdür Yardımcısı Fırat Akkemik ile zihin açıcı bir röportaj gerçekleştirdi. Kurumların pandemi dönemindeki dijital insan kaynağı çözümleri için yol gösterici olacağına inandığımız “Sağlık Olsun” uygulamasını yakından tanıdık, davranış
READ MOREDeğerlendirme merkezi yöntemini kullanan uygulamaların hızla yaygınlık kazanması üzerine, 1979 yılında bir grup DM uzmanı bir Değerlendirme Merkezleri Uygulama ve Etik Kılavuzu hazırladılar. Belge 1989’da Pittsburgh’da 17. Değerlendirme Merkezleri Uluslararası Kongresinde güncelleştirilerek bugünkü halini aldı. Amaç hızla artan değerlendirme merkezi kullanıcılarına yol göstermek, özensiz uygulamaların önüne geçmekti. Bu yazıda bu belge metninin bir özetini bulacaksınız.
READ MOREÇatışmada tek bir kişinin bile ısrarla probleme odaklanması ve tarafları elbirliğiyle bir çözüm üretmeye davet etmesi büyük fark yaratır. Bu kişi siz de olabilirsiniz ve çatışmanın yönünü belirleyebilirsiniz. O halde önce kendinizi bunun olabileceğine inandırın. Eğer özel olarak dikkat etmezsek, nasıl tartıştığımızı fark etmeyiz bile. Çoğu zaman kendimizi zor durumlarda yay gibi gergin buluruz. Yıllar içinde kazanmış olduğumuz alışkanlıklar buna neden olur. İlişkilerimizi zorlayan çatışma durumları, çevremizden kopmamıza, ayrı düşmememize neden olur. En etkili galip-galip manevrası, çözümleri tartışmak yerine çatışmanın arkasında yatan ihtiyaçları konuşmaya başlamaktır.Herkesin ihtiyaçlarına odaklanmak demek, farklı ihtiyaçları reddetmek yerine onların varlığını kabul etmek ve onlara uygun çözümler üretmek demektir. Her çözüm portakalı paylaşmak kadar kolay ve basit olmaz tabii, ancak elde edilen sonuç insanlarda kesinlikle farklı duygular yaratır.
READ MOREYatay ilişkilerde çatışmayı yönetmenin en nazik tarafı, güç dengeleri ve kurum için politikadır. Bir işin nasıl yapılacağı hakkındaki uzlaşmaz görüş ayrılıklarından kaynaklanan çatışmaları çözmek genellikle zor değildir. Ancak yatay ilişkiler içinde bulunan kişiler arasındaki güç savaşlarından kaynaklanan çatışmalarda kişiler genellikle kariyer hedeflerini gerçekleştirmeye çalışıyorlardır. Bu konularda uyuşmak ise hiç kolay değildir.
READ MOREKarşılıklı bağımlılık ilkesi üzerine kurulu bir dünyada yaşıyoruz. Çok sayıda gereksinimi kısa zamanda optimal emek ve kaynakla karşılayabilmek için işbirliği ve ortak çalışma gerekiyor. İşbirliğini gerçekleştirmenin yolu ise, birlikte çalışacağımız kişileri işin içine katmak. Yaptığım planlar ne kadar mükemmel, ürettiğim fikirler ne kadar parlak olursa olsun, insanlar tasarılarıma gönülsüzce razı oluyorsa veya tam tersi, karşı koyuyorsa, ya da belli etmeden işe çomak sokuyorsa sonuç hayal kırıklığı olacaktır.
READ MOREG. Hofstede 56 ülkede yaptığı araştırmadan sonra, “Kültür insan zihninin yazılımıdır,” demişti. Kültürün iletişime etkilerini inceleyen L. Szalay ise, “Kendi görüşlerimizin ve yaşantılarımızın mutlak ve evrensel olduğuna inandığımız sürece, farklı ortamlardan, yaşantılardan ve kültürlerden gelen ve o nedenle de farklı yaşam anlayışına ve dünya görüşüne sahip insanlarla iletişim kurmaya hazır değiliz demektir,” diyor. Cohen’e göre egemen olan müzakere anlayışı daha çok bireyci kültürün bir ürünüdür. Oysa toplulukçu kültürlerin müzakere tarzları bambaşkadır, iletişim biçimleri de farklıdır. Bireyci kültür kişilere değil konuya ve hızlı sonuç almaya odaklanır. Toplulukçu kültür ise önce dostça ilişki kurmaya ve geliştirmeye özen gösterir, konuya acelesiz yaklaşır. Bireyci kültür önce durumu masaya yatırır, çözüm seçeneklerini enine boyuna tartışmak ister. Toplulukçu kültür başından tezini masanın üstüne koyar, önce ilkede anlaşıp sonra ayrıntılara geçmeyi bekler.
READ MOREİşgücü azaltmak zorunda kalan bir kurumda bu uygulamayı sancısız ve etkili bir biçimde yürütmek için insan kaynakları sorumlularının yapması gereken bir dizi iş bulunmaktadır. Bu yazıda bu adımlardan bahsedilmektedir.
READ MORE