Değerli Dostumuz,
Son on beş yıldır şirketlerin insan kaynağını değerlendirme çalışmaları çok farklı alanlarda kendini gösteriyor. Bunlardan biri olan ve 1970’lerde A.B.D.’de ilk uygulamaları başlayan emeklilik ve işe yerleştirme (outplacement) alanlarındaki çalışmalar, günümüzde kapsamı ve kalitesi artarak bütün hızıyla sürüyor.
Bu çalışmalara ayırdığımız 10. sayımızda amacımız, daralan ekonomiye ve kurumlardaki işlevsiz ve verimsiz yapılanmalara bağlı olarak ortaya çıkan “emeklilik” ve “işten çıkarma” sorununa odaklanmak. Şirketlerin günün koşullarına uyum sağlama zorunluluğunun yanı sıra, çalışma hayatındaki insanları kaybetmeden onların güçlenmelerine ve aktif yeni iş rolleri ile ekonomide tutulmalarına ihtiyaç duyulmaktadır. Sistem dışına çıkan işgücünün yeniden ekonomiye kazandırılmasının toplumumuzun geleceği açısından taşıdığı büyük önem tartışılamaz.
Emeklilik de, iş yaşamındaki değişiklikler de, insan hayatının kritik denemeleridir. En uygun değişimin kendiliğinden ortaya çıkması beklenemez. Öte yandan hayatın gelişim ve değişim dönemleri stres kaynağıdır. Holmes ve Rahe’nin “Yakın Zaman Hayat Olayları Listesi”, son bir yıl içinde yaşanmış olayların stres değerleriyle, o olayın kaç defa yaşandığı çarpılarak elde edilen “hayat değişikliği birimi”ni ortaya koyar; bu hayat olaylarının ortak noktası alışılagelmiş düzende yapılması gereken değişiklikleri içermesidir. Değişiklikten doğan zorlanma ve bu duruma uyum sağlama çabası, kişinin ruh, beden sağlığını ve hayat enerjisini tehdit edici boyutlara ulaşabildiği gibi, yapabilme inancını ve iyimserliğini kaybetmeyen bireyler için olumlu enerji kaynağı olabilir ve yepyeni bir hayatın kapılarını açabilir.
Kaynak’ın bu sayısında işten ayrılmada destek hizmetinin içeriği, uygulama alanları ve öğeleri ele alınmaktadır. Hizmetin, hem işten ayrılan bireyler, hem de işgücü azaltmak zorunda kalan kurumların yöneticileri ve İK birimlerine yarar sağlayan boyutları değerlendirilmektedir. Ayrıca insan yaşamının en kritik dönemlerinden biri olan emeklilik de bu çerçevede incelenmektedir. Baltaş-Eksen İADE programına katılanların izlenimleri de, kişilerin isimleri saklı tutularak bu sayımızda yer almaktadır.
Bu sayımızda, gerek sistem dışına çıkan bireylerin geri kazanılması, gerek işgücü azaltma zorunluluğuyla karşı karşıya gelen kurumların bu süreci zorlamadan ve zorlanmadan yönetmesi, gerekse kurumların kimliğiyle örtüşen toplumsal sorumluluk boyutu bir bütünlük içinde ele alınmaktadır.
Saygılarımızla,
Prof. Dr. Zuhal BALTAŞ