Ekip İçi Dinamikleri ve Kişilik

Beraber çalışan bir grup insanın ekip olması demek, ortak amaç için bir lider eşliğinde çalışmaları, performanslarının birbirine bağımlı olması, ekibin performansına bağlı ortak bir kaderi paylaşmaları ve kendilerini amaçları ve kaderleriyle bir ekibin parçaları olarak görmeleri demektir. Bu sonucu etkileyen önemli öğelerden bir tanesi de ekip üyelerinin kişiliğidir. Ekip üyeleri, ekip içersinde yaşanan anlaşmazlıkların yönetilmesi, ekip üyelerinin gereken şekilde yönlendirmesi, ekibin iş yapma biçiminin iyileştirilmesi için sürekli sorgulanması, krizlerin yönetilmesi, ekip üyelerinin desteklenmesi, toplantıların verimli ve etkin olmasının sağlanması, görevlerin zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gibi birçok farklı rolü üstelenmektedir. Araştırma sonuçları, tedbirlilik ölçeğinden çok düşük puan almayan üyelerden oluşan ekiplerde daha az çatışma, daha çok iletişim ve daha çok iş yükü paylaşımı olduğunu göstermektedir. Uzlaşabilirlik kişilerin, ilişkileri sosyal duyarlılığa sahip olarak sürdürebilmesini, işbirliğine yatkın olmalarını sağlar. Ekipler ortak çalışmaları süresince farklı problemler, geliştirilmesi gereken alanlar ve kriz durumlarıyla karşılaşabilmektedir. Ekip üyelerinin baskı altında sükunetlerini koruyabilmeleri, aşırı tepki vermeden stres ile başaçıkabilmeleri ve olumlu bakış açılarını koruyabilmeleri ekip çalışmasını etkinliğini artırmaktadır. Bu özellikler kişiliğin iç uyum boyutu ile ilişkilidir. İç uyumu düşük olan, ekip çalışmasında savunmacı bir yaklaşım izleyen, kaygılı ve endişeli olmaya meyli olan, geri bildirimi kişiselleştirerek alınganlık sergileyen bireyler, ekip çalışmasını olumsuz etkilemektedir.

Baltaş Grubu olarak 14 yılda 200 şirketten 28 000 kişiyle yaptığımız ekip oluşturma ve geliştirme eğitimlerinde edindiğimiz deneyim, günümüzde kurumlarda ekip çalışmasında ekip performansının her zaman beklentiyi karşılamadığını göstermektedir. Center for Creative Leadership tarafından yapılan bir araştırmada bu deneyimlerimizi desteklemektedir. Araştırmaya katılan yöneticilerin % 91‘i ekiplerin kurum başarısının temeli olduğunu , % 95’i çalışanların birden çok ekipte üye olduklarını ancak beklentiyi karşılayan ekip performansına sahip ekiplerin % 50 olduğunu belirtmişler.

Beraber çalışan bir grup insanın ekip olması demek, ortak amaç için bir lider eşliğinde çalışmaları, performanslarının birbirine bağımlı olması, ekibin performansına bağlı ortak bir kaderi paylaşmaları ve kendilerini amaçları ve kaderleriyle bir ekibin parçaları olarak görmeleri demektir. Bu sonucu etkileyen önemli öğelerden bir tanesi de ekip üyelerinin kişiliğidir.

Ekiplerin birincil amacı, görevlerini etkin olarak ve zamanında yerine getirmektir. Bunun gerçekleşebilmesi için ekip üyelerinin görevleri ile ilgili bilgi ve yetkinliğe sahip olmasının yanı sıra ekip dinamiğinin ve ekip içi ilişkilerin de olumlu olması önem taşımaktadır.

İnsanlar doğuştan getirdikleri mizaçlarının ve çok uzun zamana yayılan çeşitli yaşam deneyimlerinin sonucu olarak bu kişilik özelliklerine sahip olurlar. Bazı kişiler çekingen ve itaatkâr, bazıları da cana yakın ve atılgandır. Bazıları kaygılı ve kuruntulu, bazıları da kendinden emin ve strese dayanıklıdır. Bazı kişiler sert ve duyarsız, bazıları da şefkatli ve duyarlıdır. Bazı kişiler düşüncesiz ve dağınık, bazıları da planlı ve disiplinlidir. Bazıları hayal gücü zayıf, yalnızca somut düşünebilen kişilerdir; bazıları da hayal gücü zengin ve meraklı kişilerdir. Bu özellikler kişilik yapısıyla ilgili Beş Faktör Modeli’nin bireylerin davranış ve tutumlarına bir yansımasıdır. 

Ekip üyeleri, ekip içersinde yaşanan anlaşmazlıkların yönetilmesi, ekip üyelerinin gereken şekilde yönlendirmesi, ekibin iş yapma biçiminin iyileştirilmesi için sürekli sorgulanması, krizlerin yönetilmesi, ekip üyelerinin desteklenmesi, toplantıların verimli ve etkin olmasının sağlanması, görevlerin zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gibi birçok farklı rolü üstelenmektedir. Bütün bu süreçte kimi bireylerin kimi rollerde daha başarılı olmasının sebebi, üyelerin kişilikleridir. Araştırmalar ekip çalışmasını olumlu etkileyen temel kişilik boyutlarının tedbirlilik, uzlaşabilirlik ve iç uyum olduğunu göstermektedir. 

Araştırma sonuçları, tedbirlilik ölçeğinden çok düşük puan almayan üyelerden oluşan ekiplerde daha az çatışma, daha çok iletişim ve daha çok iş yükü paylaşımı olduğunu göstermektedir. Tedbirlilik beraberinde dikkati, standartlara uyumu ve planlı olmayı getirir. Bu kişiler, ekip üyeleri tarafından güvenilir olarak algılanır. Kendilerinin ve başkalarının performansları için yüksek standartlar belirlerler.

Uzlaşabilirlik kişilerin, ilişkileri sosyal duyarlılığa sahip olarak sürdürebilmesini, işbirliğine yatkın olmalarını sağlar. Aynı zamanda bu kişilerin, başkalarının düşünce ve isteklerine önem vererek, saygıyla yaklaşmaları, başkalarının güvenini kazanmalarında rol oynar. Aynı zamanda cana yakın ve anlaşılması kolay olarak algılanırlar.

Ekipler ortak çalışmaları süresince farklı problemler, geliştirilmesi gereken alanlar ve kriz durumlarıyla karşılaşabilmektedir. Ekip üyelerinin baskı altında sükunetlerini koruyabilmeleri, aşırı tepki vermeden stres ile başaçıkabilmeleri ve olumlu bakış açılarını koruyabilmeleri ekip çalışmasını etkinliğini artırmaktadır. Bu özellikler kişiliğin iç uyum boyutu ile ilişkilidir. İç uyumu düşük olan, ekip çalışmasında savunmacı bir yaklaşım izleyen, kaygılı ve endişeli olmaya meyli olan, geri bildirimi kişiselleştirerek alınganlık sergileyen bireyler, ekip çalışmasını olumsuz etkilemektedir.

Kurum yapısı içindeki ekiplerin, uzun süreli yüksek performans sergileyebilmeleri kurumların gücünü ve sürdürülebilirliğini oluşturmaktadır. Ortalama sosyallik ve iç uyum düzeyi daha yüksek olan ekiplerin, daha uzun süre kalıcı olabildikleri gözlemlenmiştir.Sonuç olarak ekip çalışmasının etkin ve verimli olması ekip üyelerinin işleri ile ilgili gerekli bilgi ve beceriye sahip olması yani işini iyi bilmesi kadar birbirlerini tamamlayan kişilik özelliklerine sahip olmayla da ilgilidir. Çünkü; ekip içinde sinerjinin oluşması, ekip üyelerinin birbirlerinden güç alarak potansiyellerini performansa dönüştürebilmeleri, ekip dinamiği ile bağlantılıdır. Ekip dinamiğinde ekip üyelerinin kişiliği yadsınamaz bir paya sahiptir. 

Kaynaklar:

  1. Björn Gustavsson ve Charlotte Bäccman(2005),Team-Personality: How to Use Relevant Measurements to Predict Team –Performance 
  2. Robert Hogan (2006), Personality and the Fate of Organizations,New Jersey: Lawrence Erlbaum Associates,Inc.

Diğer Makaleler

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir

Son Makaleler

En Çok Yorumlanan

Öne Çıkan Videolar

Hayatın Hakkını Vermek

Hayatın Hakkını Vermek | Prof. Dr. Acar Baltaş | TEDxIzmir

Mesleğimi nasıl seçmeliyim?

Kurumların yönetim felsefesini hayata taşıyan insan ve değişim projeleri üzerine çalışan Prof. Dr. Zuhal Baltaş, mesleğinizi nasıl seçmelisiniz konusu üzerine bilgi veriyor.

Hayalini Yorganına Göre Uzat

Prof. Dr. Acar Baltaş, TEDxAnkara'da yaptığı konuşmada istek ve başarı arasındaki ilişki ile "yatkın olduğumuz şeyleri hayal etmenin" önemini anlatıyor.

Öne Çıkan Kitaplar

Personova Kişilik Envanteri Testi