İçinde bulunduğumuz yılın sonuna yaklaştığınızda, durup geriye dönerek zamanınızı ne ölçüde iyi yönettiğinize bakmanızı öneriyorum. Birçok kişi hemen her gün bu konu ile boğuşur durur ve çoğumuz günlerimizi boşa geçirmediğimizi iddia eder. “Ben nereye gittiğimi ve ne yapacağımı biliyorum.” Eğer gerçekten böyle hissediyorsanız, o zaman siz azınlığın içinde yer alıyorsunuz. Çünkü birçok insan üretken geçmeyen bir günün ardından kendilerini engellenmiş hisseder. Hepimiz bir gün içerisinde daha fazla şey yapmak isteriz. 

Zaman yönetimi olgusu 100 yıldan daha uzun bir süredir varlığını sürdürmektedir. Maalesef, zaman yönetilemez, zaman kontrol edilemez. “Yapılacak en iyi şey kendimizi yöneterek zamanı kullanmaktır.”

Zamanlarını nelerin çaldığını bilmeyen bazıları için şimdi zaman yönetim kavramlarını daha ayrıntılı ele alacağız. Zamanımızı çalan unsurlar nelerdir ve bunlara nasıl engel oluruz?

1. Önceliklerimizin olmaması: Muhtemelen bu boşa zaman geçirmemize neden olan en büyük ve en önemli etkendir. Kişisel ve profesyonel alanda yaptığımız her şeyi etkiler. Bir gün içinde en fazla şeyi başarı ile tamamlayanlar, neyi başarmak istediklerini tam olarak bilirler. Ne yazık ki, birçoğumuz hedeflerimize yıllık olgular olarak bakarız. Asıl günlük kararlarımızın ve gün içinde gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerimizin bizi hedefimize ulaştıracağının bilincinde değilizdir. Bu yaklaşımımız, zamanımızın büyük bir bölümünün, hayatımızda büyük önem taşıyan şeyler yerine, küçük ve önemsiz işler üzerinde çok fazla zaman harcayarak geçmesine neden olur. 
2. Çok fazla işe kalkışmak: Birçok kişi bugün ajandasındaki her işi başarmak zorunda olduklarını hissederler ve sonuçta gerekli olan zamanı kendilerine tanımadıkları için ellerindeki işleri düzgün yapamazlar. Bu yaklaşım, yarı tamamlanmış projelerin ortaya çıkmasına neden olurken beraberinde başarı duygusunun yaşanmasını da engeller. 
3. Telefon: Başlıca iletişim aletimiz olan telefonu kontrol etmeyi başaramazsak en büyük düşmanımız olabilir, etki alanımızı azaltarak verimimizi düşürür. 
4. “Hayır” diyememek: Genel kural şudur, eğer insanlar işlerini sizin omuzunuza yıkarsa, hiç şüpheniz olmasın bunu yaparlar. Dikkat edin sonuç getirmeyecek ve diğerlerini yetkisizleştirecek işleri almayacağınız gibi verende olmayın. Etrafımızdaki en stresli kişiler diğer insanları üzmemek adına basit olarak “hayır” deme becerisinden yoksun olan kişilerdir.

Kendimizi yöneteceğimiz birçok yol vardır. Aşağıda zamanınızı yönetmek için kullanabileceğiniz bazı stratejiler sıraladık:

1. Zamanı nasıl kullandığını incele. Kendinizi veya mesleğinizi geliştirmek gibi şu anda acil olmayan projelere yeterli zaman ayırıyor musunuz? Eğer kendinize sürekli olarak“ Kendi gelişimime önemli katkılar sağlamak için zamanımı nasıl geçirmeliyim?” sorusunu sorarsanız, bu sizin önemli işlere odaklanmanıza yardımcı olur. Böylece hedeflerinize hizmet etmeyen acil olan işlere tepki vermekten kurtulursunuz. 
2. Bir plan yap. Hedeflerinizi bir plan olmadan nasıl başarırsınız? Çoğu kişi ne istediğini bilir ancak sadece hızlı çalışmak dışında bir plan yapmaz. Yıllık planınız her gün gözden geçirilmeli ve koyulan hedefler başarı ile gerçekleştirildikçe yeniden düzenlenmelidir. Başarılı insanlar sürekli liste oluşturur. Bu yaklaşımın yardımı ile önceliklerine daima hakim olur ve değişen önceliklere karşı esneklik kazanırlar. Bu yaklaşım, hem kişisel hedefleri, hem de iş hedeflerini gerçekleştirmede uygulanabilir.

Gelecek yıl kendinizi daha iyi yöneteceğinize dair kendinizle bir anlaşma yapın. Amacınız önemli işlere öncelik vermek olmalı, bu da doğal olarak sizi bir seçim yapmaya zorlar. Unutmayın ki, yaptığınız işler yaşamınızdaki en önemli şeylere katkıda bulunmadığı zaman içimizde bir huzursuzluk başlar. Bazılarımız bu boşluğun verdiği acıyı çok yoğun yaşar. 

Söylediklerimizle planladıklarımızı bir türlü yapamayız. Başka insanların veya durumların esiri olmuş gibi hissederiz kendimizi. Bütün zamanımızı krizleri çözmekle geçiririz. Sürekli ufak tefek işlerin ağırlığı altında boğuluruz. Alevleri söndürmeye uğraşırken, asıl fark yaratacak bizi geliştirecek işlere hiç zaman ayırmayız. Sanki hayatımızı bizim yerimize bir başkası yaşıyor gibidir.

İç huzuru ancak yaptığım işlerle, inandığım şeyler aynı çizgide olduğunda mümkün olur. 

Kaynak:

1. www.stockmarketingnigeria.com/2006/manage-yourself-not-your-time/
2. A.Baltaş, “Seçilmiş Öncelikler”, Activeline, Ocan 2004