Girişimci

Marco Polo bir çok kaynakta ilk girişimci olarak tanınmaktadır. Devlet finansmanı ile aldığı malları satarak geçimini sağlıyordu. Devlet finansmanı karşılığında parasını ve faizini alıyor, geri kalan tüm kar Polo’ya kalıyordu. 18.yy da ekonomist Cantillon’un finansör ile risk alan kişi olarak tanımladığı girişimciyi ayırdığı bilinmektedir. Sanayi devrimi ile beraber girişimci risk alan ve üreten olarak tanımlanmıştır. 2. Dünya savaşı öncesinde Joseph Schumpeter girişimciliğin tanımına yenilikçiliği ve teknoloji gelişimini eklemiştir. Drucker ise 1964’te girişimciyi fırsatları maksimize eden olarak tanımlamaktadır. Shapero girişimci tanımına sosyal ve ekonomik mekanizmaları organize edeni ekleyerek kurumsal yaklaşımı getirmiş ve 1983’te Pinchot iç girişimci kavramını ortaya koyarak bağımsız bir kişi olmanın ötesinde bir kurumda çalışarak girişimci (intrapreneur) olma kavramını geliştirmiştir. 2005’te Hisrich, Peter ve Shepherd’a göre “Girişimcinin işlevi üretim modelini bir icattan yararlanarak veya daha genel olarak yeni bir mal üretmek, ya da var olan bir malı yeni bir yolla üretmek, yeni bir malzeme kaynağı sunmak, yeni bir mal sunum kanalı açmak, yeni bir endüstriyi düzenlemek yoluyla denenmemiş bir teknolojik yöntemden yararlanarak ıslah etmek ya da devrimselleştirmektir.” Türk Dil Kurumunun İktisat Terimleri Sözlüğüne göre ise girişimci “Emek, sermaye ve doğayı bir araya getirerek üretim sürecini bir üretim faktörü olarak tasarlayan, örgütleyen ve onun tüm riskini üstlenen kişi.” olarak tanımlanmaktadır.

Marco Polo bir çok kaynakta ilk girişimci olarak tanınmaktadır. Devlet finansmanı ile aldığı malları satarak geçimini sağlıyordu. Devlet finansmanı karşılığında parasını ve faizini alıyor, geri kalan tüm kar Polo’ya kalıyordu. 18.yy da ekonomist Cantillon’un finansör ile risk alan kişi olarak tanımladığı girişimciyi ayırdığı bilinmektedir. Sanayi devrimi ile beraber girişimci risk alan ve üreten olarak tanımlanmıştır. 2. Dünya savaşı öncesinde Joseph Schumpeter girişimciliğin tanımına yenilikçiliği ve teknoloji gelişimini eklemiştir. Drucker ise 1964’te girişimciyi fırsatları maksimize eden olarak tanımlamaktadır. Shapero girişimci tanımına sosyal ve ekonomik mekanizmaları organize edeni ekleyerek kurumsal yaklaşımı getirmiş ve 1983’te Pinchot iç girişimci kavramını ortaya koyarak bağımsız bir kişi olmanın ötesinde bir kurumda çalışarak girişimci (intrapreneur) olma kavramını geliştirmiştir. 2005’te Hisrich, Peter ve Shepherd’a göre “Girişimcinin işlevi üretim modelini bir icattan yararlanarak veya daha genel olarak yeni bir mal üretmek, ya da var olan bir malı yeni bir yolla üretmek, yeni bir malzeme kaynağı sunmak, yeni bir mal sunum kanalı açmak, yeni bir endüstriyi düzenlemek yoluyla denenmemiş bir teknolojik yöntemden yararlanarak ıslah etmek ya da devrimselleştirmektir.” Türk Dil Kurumunun İktisat Terimleri Sözlüğüne göre ise girişimci “Emek, sermaye ve doğayı bir araya getirerek üretim sürecini bir üretim faktörü olarak tasarlayan, örgütleyen ve onun tüm riskini üstlenen kişi.” olarak tanımlanmaktadır. 

Girişimci kimdir

Tüm bu tanımlara bakıldığında en öne çıkan kavramlar risk, yenilikçilik ve değer üretmek oluyor. Girişimci konfor alanından, emin ve güvende olduğu alanından çıkarak harekete geçen kişidir. Girişimcinin, buluş yapan mucitten farkı uzun vadede o buluşu nasıl değere dönüştüreceğini düşünmesidir. Patent almış olmak veya yeni bir şey icat etmiş olmak eğer değere dönüşmüyorsa sadece ilgi çekici olarak kalması anlamına gelir. Girişimci uzun vadeli değer yaratmaya odaklanmış olan kişidir. 

Kimileri kendilerini girişimci olarak konumlandırır ancak aslında bir fikrin destekçisi veya çığırtkanı olarak tanımlanmalıdırlar. Girişimci fikri hayata geçirme sürecini uzun vadeli olarak ele almış, olası sorunları değerlendirmiş, alternatif geliştirmiş ve esnek düşünmeye devam eden kişidir. Ancak çığırtkan olası sorunlarla hiç karşılaşılmayacağını, bunun muhteşem bir fırsat olduğunu, kaçırılmaması gerektiğini söyleyerek karşısındakini ikna etmeye çalışan kişidir. Her yeni fikrinden değer üretmek isteyen girişimci değildir.

Bir diğer yaygın inanış girişimci olmanın değer yaratmayı içermesi sebebiyle, girişimcilerin sadece kazanç odaklı olduğu yönündedir. Ancak girişimcinin karşısına çok fazla engel ve zorluk çıkmaktadır. Bunların üstesinden gelmek ekonomik beklentinin ötesinde bir adanma ve odaklanma gerektirmektedir.

Az bilgi ile karar vermek durumunda olan kişidir. Harvard Business School’dan Prof.Walter Kuemmerle tanıdığı bir girişimcinin işe başlamadan evvel şirketinin isminden, çalışan seçimine kadar 150 karar vermek durumunda kaldığını anlatıyor. 

Bir kurumun içindeyken yenilikçi bir yaklaşım ile değer yaratan kişiler de iç girişimci olarak tanımlanmaktadır. Yöneticisinin veya başkasının yönlendirmesi ile değil kendi inisiyatifi ve birikimi ile harekete geçen ve kimi zaman kurum içinde bir çok engelle karşılaşan iç girişimciler kurumların evriminin temelini oluşturmaktadır.

Sonuç 

Prof. Kuemmerle’ye göre herkes girişimci olamaz. Bunu gerçekleştirmek için bazı alanlarda kişinin kendini sınaması gerektiğini düşünüyor. Kişinin kendisine sorması gerektiğini düşündüğü beş soruyu: 

  • Kuralları esnetmek konusunda kendinizi rahat hissediyor musunuz?
  • Güçlü düşmanlar edinmeye hazır mısınız?
  • Hızla stratejilerinizi değiştirmeye istekli misiniz?
  • Küçük başlayacak sabra sahip misiniz?
  • İş bitirici misiniz?

olarak belirliyor. Bu soruların cevabına evet diyebilenlerin girişimci olma yoluna girebileceklerini belirtiyor.

Kaynak:

  1. Innovation through İntrapreneurship by Gifford Pinchot – 1987 Published in Research Management March-April 1987 Volume XXX No.2
  2. http://goarticles.com/article/History-of-entrepreneurship/1036828/
  3. http://www.izafet.com/is-kurma-ve-girisimcilik/424929-gecmis-donemlerde-girisimcilik.html
  4. http://www.paramatik.com/girisimcilik-tarihi
  5. http://www.girisimcilikveyenilik.com/egitim/girisimcilik/item/6-giri%C5%9Fimcilik-teorisinin-geli%C5%9Fimi.html

Diğer Makaleler

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir

Son Makaleler

En Çok Yorumlanan

Öne Çıkan Videolar

Hayatın Hakkını Vermek

Hayatın Hakkını Vermek | Prof. Dr. Acar Baltaş | TEDxIzmir

Mesleğimi nasıl seçmeliyim?

Kurumların yönetim felsefesini hayata taşıyan insan ve değişim projeleri üzerine çalışan Prof. Dr. Zuhal Baltaş, mesleğinizi nasıl seçmelisiniz konusu üzerine bilgi veriyor.

Hayalini Yorganına Göre Uzat

Prof. Dr. Acar Baltaş, TEDxAnkara'da yaptığı konuşmada istek ve başarı arasındaki ilişki ile "yatkın olduğumuz şeyleri hayal etmenin" önemini anlatıyor.

Öne Çıkan Kitaplar

Personova Kişilik Envanteri Testi