Anlam Yaratmanın Önemi

İnsan kaynakları danışmanları tarafından yapılan son araştırmalar, her dört çalışandan birinin yaptıkları işin, kim olduklarını belirlemede büyük bir öneme sahip olduğunu düşündüklerini, diğer taraftan eşit sayıda yöneticinin de işlerini arkadaş ilişkileri ve ev yaşamlarından daha anlamlı bulduklarını ortaya koymaktadır.

İşimiz bizi tam olarak tanımlamasa bile mutluluğumuzun bütününde en başta gelen etkenlerden biridir. Yaptığımız işlerde her ay kazandığımız paranın dışında gerçek bir anlam yakalamak istediğimizde, nerede çalıştığımız, kurumumuza duyduğumuz bağlılık, yaptıklarımızı değerli bulma duygumuz öne çıkar ve anlam yaratma konusunda hayati bir öneme sahip olan “asıl farkı” yaratarak işimize yansır.

İşimizde yeni bir anlam bulmak veya var olan anlamı iyileştirmek, zihinsel enerjimizi artırarak kariyerimizi geliştirir ve bunu başarmak tamamen bizim gücümüz dâhilindedir.

Atılacak ilk adım

İşte anlam yakalamak kişinin kendi değerlerini ve önceliklerini incelemesini gerektirir. İşinizden ne beklediğinizi etraflıca düşünün, sizi gerçek anlamda neler motive ediyor, örneğin kendinize şu soruları sorun; “Tatmin duygusu yaşıyor muyum ve takdir edildiğimi hissediyor muyum?” “Yaptığım iş ile gurur duyuyor ve kendimi işime adıyor muyum?” “Beş yıl sonra da bu işi yapıyor olmayı ister miyim?” “İşimden ayrılmam teklif edildiğinde, bunu kabul eder miyim?” 

Unutmamanız gereken diğer bir önemli nokta,  kariyerinizde ilerledikçe değer sisteminizin de değişeceğidir, bu nedenle bu konuyu da dikkate almanız gerekmektedir.

Değerlerinizden emin olun

Şu anda çalışmakta olduğunuz kuruma kendinizi ait hissetmemeniz veya kurumunuzla aranızda herhangi bir bağ görememeniz, güven eksikliğinden veya etik bir problemden kaynaklanıyor olabilir. Eğer organizasyonun değerleri, sizin değerleriniz ile uyum halinde değilse veya kurumunuzun çalışma tarzından rahatsızlık duyuyorsanız, başka bir iş arama kararı alabilirsiniz. Aday işvereninizi incelemek üzere çaba sarf edin ancak yeni işveren tarafından ortaya koyulan değerler, o kurum içerisinde tam olarak hayata geçirilmemiş olabilir. Bu durumda şirketin gerçek anlamda nasıl bir işyeri olduğunu anlamak için yeni işe başlamış çalışanlar ile konuşup bilgi almak yerinde bir davranıştır.

Yaşamda ilginizi çeken şeyleri tanımlayın, örneğin “insanlarla iletişim içinde olmak” diyorsanız, bu isteğinizi şimdiki rolünüzde kullanmanın yollarını düşünüp bulun.

Dahil Olun

Araştırmalar “anlam yaratmak” ile “iyi bir işe dahil olmak” arasında karşılıklı bir ilişki olduğunu göstermektedir. Ne kadar mutlu olduğunuzu işinizde yaptıklarınızla kanıtlayın. Gelişme olanağınız var mı? İşinize daha fazla dâhil olmanın yollarını arayıp bulun. Yaşamda ilginizi çeken şeyleri tanımlayın, örneğin “insanlarla iletişim içinde olmak” diyorsanız, bu isteğinizi şimdiki rolünüzde kullanmanın yollarını düşünüp bulun.
 
Fırsatları değerlendirin sizi zorlayacak ve teşvik edecek projeler, yatırım alanları araştırın. Hepsinden önemlisi, yaptıklarınızın uzun vadeli kariyer hedefleriniz ile örtüştüğünden emin olun.

Diğer çalışanlara anlam yaratmakta yardımcı olun

Profesyonel bir çalışan olarak, kurumunuzda çalışanların işlerinde anlam duygusu yaratmalarında önemli bir rol oynayabilirsiniz ve karşılığında kendi değer duygunuzun önemli ölçüde artmasına destek vermiş olursunuz. Yeri geldiğinde, bölüm yöneticilerine ve yönetim kurulu üyelerine, çalışanlara önceden duyurulmuş olan şirket değerlerine sıkı sıkıya bağlı kalarak hareket etmelerinin önemini hatırlatabilirsiniz. 
 
Çalışanlara “iyi iş” yapılması için her türlü fırsat verilmelidir, eğitim ve gelişim stratejilerinin yerinde ve zamanında uygulandığından emin olun ve koçluk veya mentorluk desteği sağlamak için harekete geçin.
 
Sosyal sorumluluk duygusu yüksek bir şirket çalışanı, etik şampiyonu olun. Her seviyede açık iletişim ve şeffaflık kültürünün yeşermesine ve gelişmesine imkan verin.

Anlam taşıyan bir kariyer hayali kurmak isteyen kişiye verilecek tavsiyeler

Kendiniz ile ilgili farkındalığınız yüksek olmalıdır. Kişisel hedeflerinizi göz önüne alın. Şimdiki rolünüz ve kariyeriniz düşünüldüğünde, işinizden ayrıldıktan sonra  geride kalanların neleri hatırlamalarını istersiniz? Yani gerçek anlamda nasıl bir miras bırakmayı arzu edersiniz? Eğer kariyer planınız sizin için bir “anlam” taşısın istiyorsanız, bu sorulara verdiğiniz yanıtları dikkate almalısınız çünkü onlar gerçekte sizin kendi derinliklerinizde yatan inançlarınızı yansıtmaktadır.
 
Araştırmalara göre insanların yeni bir iş ararken, sadece %14 ü çalışmayı planladıkları kurumun değerlerini dikkate almaktadır. Bu şaşırtıcı bir durumdur. Çünkü kurum değerlerini dikkate almayanların daha sonra pişmanlık duymaları kaçınılmazdır. Hepimizin bildiği gibi kurumun değerlerini genellikle üst kademe yöneticiler şekillendirmektedir, diğer taraftan çalışan çoğunluğu böyle bir şansa sahip değildir.

Doğru bir işte çalışıp çalışmadığımız nasıl anlaşılır?

Doğru bir işte çalışıp çalışmadığınızı bilmiyorsanız siz büyük bir olasılıkla yanlış bir iştesiniz. Rolünüzü değiştirme imkânınız var mı? Büyük şirketlerde bunu yapmak daha kolaydır. Ancak bundan önce, işvereninizi düşünün, doğru kişiyle mi çalışıyorsunuz, doğru yerde misiniz? Şirket politikasında etik olarak sizi rahatsız eden bir durum var mı?
 
Eğer böyle bir boşluk söz konusu ise bu durum içerden aşılabilir mi? Yok eğer bu açık çok geniş ise, kurumunuzu değiştirerek sizin kişiliğiniz ile daha uygun düşen bir başka yerde çalışmayı seçebilirsiniz. Kendinize şu soruyu sorun: “Bu şirkette çalışıyor olmaktan gurur duyuyor muyum?”Yürütülen araştırmalarda her beş çalışandan birinin bu soruyu “hayır” şeklinde yanıtladıkları görülmektedir.

İşte anlam yaratmak üzerine yeni teoriler

Araştırmalar işte anlam yaratmanın gerçekliğini, çalışanların bunu gönülden istediğini ve bu durumun geçerliliğini bugün de koruduğunu göstermektedir. Yeteneklerin kullanımını artırma ve işgücüne dâhil olma konularının gelecek on yıl içerisinde de tartışılan konuların başında yer alması beklenmektedir. 
 
Yürütülen araştırmalar çalışanların işlerini anlamlı buldukları durumlarda; motivasyonlarının %55 yükseldiğini, kurum bağlılıklarının %42 arttığını, kurumları ile gurur duyanların oranının ise %32 artış gösterdiğini ortaya koymaktadır.
 
 İşveren ve çalışan arasında anlamlı bir ilişkinin kurulduğu iş ortamlarında, yukarıda sözünü ettiğimiz konulara daha etkili çözümler üretebilecektir. Kurumlar, çalışanları tarafından şekillendirilebilen ve paylaşılabilen vizyon, dünya görüşü ve değerler sistemine sahip canlı yaşayan organizmalardır. Kurumda olup bitenden çalışanları sadece bilgilendirmenin ötesinde onları sürecin çeşitli aşamalarına dâhil etmek gerekmektedir.
 
Gurur duyduğunuz, potansiyelinizin yüzde yüzünü kullanabildiğiniz, size anlamlı geldiği için yüksek düzeyde tatmin duygusu yaşadığınız bir işe sahip olmanız dileği ile…

Kaynak:

1. Scott Beagrie, “Courtesy of Personnel Today” magazine, 6 Şubat 2007,