Kurumların verimliliğinde şefkat önemli bir rol oynuyor. İş dünyasında şefkat, sadece duygusal bir yaklaşım olmanın ötesinde, sorunlara anlayış ve çözüm odaklı bir yaklaşımı içeriyor. Şefkatin dengeli ve ölçülebilir bir şekilde uygulanması, kurumların rekabet avantajını artırabilir. Bu makalede, şefkatli bir iş yeri kültürünün çalışan memnuniyeti, bağlılık, yaratıcılık ve iş süreçlerini nasıl iyileştirebileceğine odaklanılıyor.
Çalışma hayatında; başarı ve sürdürülebilirlik tek başına finansal sonuçlarla ölçülememektedir ve ölçülmemelidir. Bu kavramlar aynı zamanda İnsan Kaynakları yönetiminin çıktıları sonucunda belirlenen, finansal olmayan başarı göstergeleri ile de desteklenmelidir.
Başarı ve sürdürülebilirlik, çalışma hayatında ortak anlayışlarda kesişse de, kurumların özelinde ve yaşam döngüsünde farklılaşmaktadır. Bu faktörler İnsan Kaynakları’nın çalışmaları ile ortaya çıkarıldığında ve vizyona entegre edildiğinde hem çalışan memnuniyetini arttırabilir, hem de sürdürülebilir ve yüksek verimli bir iş ortamı oluşturabilir. Bu nedenle de İnsan Kaynakları yönetimi, modern iş dünyasında işletmelerin rekabet avantajını sürdürmeleri için kritik ve belirleyici bir rol oynayabilmektedir.
Bu yazıda, iş dünyasında kullanılan, çeviri farklılıkları ve olumsuz anlam içerebilecek şekilde kullanımı ile de bazen az anlaşılan “şefkat” kavramı üzerinde durarak, özellikle şirket yönetimleri için, şefkatli bir yaklaşımın iş yerindeki dinamikleri nasıl etkileyebileceğini ve kurumsal verimliliği nasıl artırabileceğini ele almak istiyoruz.
Şefkat nedir ve neden önemlidir?
Şefkat, sadece duygusal bir yaklaşım olmanın ötesinde, iş dünyasında karşılaşılan sorunları anlayışla karşılamak ve bu anlayışı çözüm odaklı bir eyleme dönüştürme kapasitesini içeren çok boyutlu bir kavramdır. İş yerinde şefkat, çalışanların duygusal ihtiyaçlarını anlama, empati yapma ve çözüm odaklı bir şekilde hareket etme yeteneğini içerir.
“Yeteneği BUL, TUT, GELİŞTİR”
Fakir Hausgeräte olarak neden şefkatli bir iş yeri kültürünü önemsemekteyiz?
- Çalışan memnuniyetini arttırmak için: Çalışanlarımızın memnuniyet derecesi, çalışma ortamında anlaşıldıklarını ve değerli olduklarını hissettikleri ölçüde artmaktadır. Şefkatli bir kültür, bu duyguları arttırarak çalışan memnuniyetini yükseltir.
Bunu sağlamak için öncelikle açık iletişimi ve katılımcılığı sağlamaktayız. Sözlü ve yazılı tüm iletişim kanallarının kullanımı teşvik edilmekte ve gerekli durumlarda maddi ve manevi takdir sistemleri çalışmaktadır. - Çalışan bağlılığını güçlendirmek için: Şefkatli bir yaklaşım, çalışanlarımızın işlerine ve şirketlerine daha bağlı olmalarını teşvik eder. Bağlı çalışanlar, daha motive ve verimli çalışır.
Bağlılık kavramı, önemli ölçüde güven duygusunu içermektedir. Şefkat kavramının içinde yer alan empatik bakış açısı; çalışanların güven duygusunu arttırmakta ve bununla beraber bağlılığı güçlendirmektedir.
Bunun için öncelikle her seviyedeki çalışanların aktif dinlenmesini ve içinde bulundukları çözüm bekleyen sorunlarında yalnız kalmamalarını sağlamaktayız. Açık kapı politikamız ile her seviyenin erişilebilir olmasını sağlamakla birlikte gizlilik içeren, gündemi çalışanın belirlediği birebir görüşmeler yapmaktayız. - Çalışan kaybını azaltmak için: İyi bir iş yeri kültürü, çalışanların işlerini değiştirme olasılığını azaltır. Bu da işletmelerin eğitim ve yeniden işe alım maliyetlerini düşürür.
Yeteneği bulmak, tutmak ve tutulan yeteneği geliştirmek kurumların temel amacıdır. Her çalışan yetenek olduğu için her kayıp da yetenek kaybıdır.
Çalışanlar iş yeri değiştirmek kararı sırasında hijyen faktörleri yanında kurumsal insani yaklaşımların da etkisi altında kalmaktadır. Bu nedenle ücret kadar anlamlı faktör; kurumun çalışana hissettirdikleridir.
Bunun için kurumumuzda işbaşında eğitim kavramını geliştirmek ve kariyer yollarını belirleyerek, desteklemek yönündeki “Gelişim Seninle” eğitim ve gelişim programını uygulamaktayız. - Yaratıcılığı ve inovasyonu teşvik etmek için: Şefkatli bir iş yeri, çalışanların risk almasını, yeni fikirler önermesini ve yaratıcı çözümler bulmasını teşvik edebilir ve bu da şirketlerin rekabet avantajını artırabilir.
“Fikirlerin uygulanmasındaki riski yönetmek için gerekli cesaret ancak şefkatli iş yerindedir. “
İnovasyonun türlerini dikkate aldığımız zaman her bir çalışanın her alanda inovasyonun parçası olabileceği aşikardır. Farklı bakış açıları, mevcut işinize odaklandığımız zamanların yanı sıra hayatın her alanında geliştirilebilir.
Fikirlerin uygulanmasındaki riski yönetmek için gerekli cesaret ancak şefkatli iş yerindedir.
Bunun için kurumumuzda inovasyon toplantıları düzenlenmekte, dijital ortamlarda fikirler paylaşılmakta ve her bakış açısı önemsenmektedir. - İş süreçlerini iyileştirmek için: Şefkat, iş yerindeki iletişimi ve iş birliğini arttırabilir. Bu, iş süreçlerinin daha verimli ve etkili bir şekilde yürütülmesine yardımcı olabilir.
İşlerin birden fazla yöntem ve süreç izlenerek yapılması mümkündür. Ancak en verimli yöntem seçildiğinde başarı yakalanır.
Bunun için kurumumuzda İnsan Kaynakları bünyesinde yer alan İş Süreçleri Analiz bölümünde dinamik olarak süreç analizleri yapılmakta, verimlilik ve denge esası ile süreçlerimiz iyileştirilmektedir.
Yukarıda belirttiğimiz faydaları sağlamak için gerekli olan şefkatli kurum kültürünü oluştururken dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta, uygulama ve bakış açısında dengeyi korumaktır.
Şefkat, ölçülebilir sonuçlarla birleştiğinde faydalı ve etkili olabilir. Ayrıca, sınırların net bir şekilde belirlenmesi, istisna olabilecek uygulamaların bile yazılı hale getirilmesi esastır.
Şefkat kültürü için; aşırı ve gereksiz hoşgörü bakış açısı olmamalı, gereğinden fazla korumacılığa düşülmemesi, uygulamaların dengeli ve sürdürülebilir olması gereklidir.
Sonuç
Şefkatli bir iş yeri kültürü oluşturmak, kurumların verimliliği artırmasına yardımcı olabilir. Ancak dengeyi korumak ve şefkatin etkilerini ölçülebilir sonuçlarla birleştirmek kritik önem taşır. Şefkat, iş yerlerinde insan odaklı bir yaklaşımı temsil ederken, aynı zamanda kurumsal hedeflerle uyum içinde hareket etmeyi sağlayan bir güç olabilir. Tüm yönetim kademeleri, bu dönüşümün liderleri olarak, şefkatli bir kültürün oluşturulmasına ve sürdürülmesine öncülük edebilir
Yorum Bırakın
E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir