Kişinin hayata bakışı, çatışmaların ve güçsüzlüklerin kaynağıdır, süreğen sağlık sorunlarının da hazırlayıcısı… Stres-davranış ilişkisi üzerine ilk çalışmalar, A ve B tipi davranış modellerini belirledi. Sağlık için tehdit oluşturan A tipi davranış biçiminin, sürekli olumsuz dürtüler, hırs, zamana karşı ve kendiyle yarış, hayatı sayılarla ölçmek gibi özellikleri vardır ve riskli hastalıkları davet eder. B tipi kişiler ise, hastalıklara karşı sanki görünmez bir zırha sahiptirler. Stresle başaçıkabilmenin yolu, iç düşmanları yenip, “3K” olarak nitelendirdiğimiz dost güçlerle işbirliği yapmaktır: Kontrol, Kendine güven ve Kendini adamışlık.
Kişinin hayata bakışı, çatışmaların ve güçsüzlüklerin kaynağıdır, süreğen sağlık sorunlarının da hazırlayıcısı…
Varlığın temeli olan sağlıklı yaşam stresten kaçınarak değil, stresle birlikte, hatta kol kola üretilen yeni bir güçle sürer. Yaşamın doğal ritminde varolan stresi tümüyle ortadan kaldırma çabası, yaşamı sonlandırma isteğiyle aynı anlama gelir.
Söylemesi kolay, yapması zor. Önce, dostu, düşmanı tanımakla başlamak gerek. Ancak dost da düşman da uzakta değil, içimizde.
Kişiliğimize kattığımız özellikler, hayata bakışımızı, tutumlarımızı biçimlendirirken, istemdışı, nöro-endokrin ve bağışıklık sistemlerinin işlevlerini de etkiler. Hayat karşısında duruşumuz sağlığın en güçlü bekçisidir; çatışma ve güçsüzlüklerin kaynağı, süreğen sağlık sorunlarının da hazırlayıcısıdır.
Stres-davranış ilişkisi üzerine ilk çalışmalar, A ve B tipi davranış modellerini belirledi. Sağlık için tehdit oluşturan A tipi davranış biçiminin, sürekli olumsuz dürtüler, hırs, zamana karşı ve kendiyle yarış, hayatı sayılarla ölçmek gibi özellikleri vardır ve riskli hastalıkları davet eder. B tipi kişiler ise, hastalıklara karşı sanki görünmez bir zırha sahiptirler.
Sonraki çalışmalar, kişilik-hastalık ilişkisine yeni boyutlar kazandırdı. Bugün, kontrol, kendine güven ve kendini adamışlık gibi sağlığı koruyan üç dost özelliğin yanı sıra,sağlığa düşman iki özelliğin, olumsuz tutum ve yıkıcı eleştirel yaklaşımın da kişisel özelliklerde saklı olduğunu biliyoruz:
İnsanı stres karşısında yenik düşüren içimizdeki düşmanlardan biri, olumsuz tutumdur. Düşünce, duygu ve davranışlarda “eksi” başlangıçlar, enerjinin çıkmaza yönlendirilmesi anlamına gelir. Stresin büyümesine, olumlu streslerin (eustress) olumsuz streslere (distress) dönüşmesine ve tatminsizliğe yol açar.
Yıkıcı eleştirel yaklaşım ise, kişinin hayatı, pişmanlıklarla, her adımı, her seçimi, hayıflanarak yaşamasıdır. Eleştirel tutum, kişiye rahat yüzü göstermez, tüm şansları başından yok eder. Yıkıcı eleştirici ve olumsuz tutum, kişiliğin düşman güçleridir. Bu özellikteki kişilerin stres karşısında ezilmek için, kendilerinden başka düşmana ihtiyaçları yoktur.
Stresle başaçıkabilmenin yolu, iç düşmanları yenip, “3K” olarak nitelendirdiğimiz dost güçlerle işbirliği yapmaktır: Kontrol, Kendine güven ve Kendini adamışlık.
Hayatı, kendi sınırlılıkları içinde kontrol edebileceğine ilişkin inanç, stresle başaçıkmanın önkoşuludur ve hayatı hem kendimiz, hem de başkaları için yaşanır kılar. Sonucu, kendi davranışları ile ilgili sorumluluk almak, diğer kişilerin ve dış koşulların etkisiyle yolundan sapmamaktır. Kendine güven ise, stres karşısında ayakta kalmanın belki de en önemli öğesidir. İlişkilerin temeli, güvenin oluşturduğu yaşantılarla belirlenir. Kendini adamak da, yaptığımız seçimlere sahip çıkmaktır. Karamsarlık ve yılgınlık girdabından uzak, duygu, düşünce ve davranış enerjisini yaşama yöneltmek, yapılan işe, seçilen eşe, huzur veren eğlenceye adamak… Başarı odaklı bir tutum olan bu özellik, kişinin çabasını, kendi seçtiği varlıklara ve varoluş yollarına yönlendirir. Koşulsuz bir adanmışlık yoksa, muhteşem bir başarı da olmuyor. Kişiliğin üç dost özelliği olan kontrol, kendine güven ve kendini adama, kişiyi stresler karşısında yenik düşmekten uzak tutan en güçlü zemini oluşturur. Kendimizi, yaptığımız işi, birlikte çalıştığımız ve yaşadığımız kişileri sevmek, doyumlu ve verimli bir hayat sürmek için görünmeyen güçler var elimizde.
Yorum Bırakın
E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir