Türkiye’de Ekip Çalışmasının Serüveni

“Prof. Dr. Acar Baltaş veProf. Dr. Zuhal Baltaş dünyayı saran “ekip çalışması” fırtınasına, İngiltere’de konuk öğretim üyesi olarak görev yaptıkları yıllarda tanık oldular. Türkiye’de, bir ekip oluşturma ve geliştirme semineri başlatmaya karar verdiler. Türk kültürünün özgün değerlerinin ekip çalışmasına sağlam bir temel oluşturacağını sezinliyor, ekipleri zorlayacak kültürel özelliklerin ise güçlü bir eğitimle aşılabileceğine inanıyorlardı. Sonraki yıllarda Türk iş dünyasında dalga dalga yayılarak güçlü bir etki yaratan Baltaş-Baltaş EOG (Ekip Oluşturma ve Geliştirme) semineri böyle doğdu.”

Prof. Dr. Acar Baltaş ve Prof. Dr. Zuhal Baltaş dünyayı saran “ekip çalışması” fırtınasına, İngiltere’de konuk öğretim üyesi olarak görev yaptıkları yıllarda tanık oldular. Türkiye’de, bir ekip oluşturma ve geliştirme semineri başlatmaya karar verdiler. Türk kültürünün özgün değerlerinin ekip çalışmasına sağlam bir temel oluşturacağını sezinliyor, ekipleri zorlayacak kültürel özelliklerin ise güçlü bir eğitimle aşılabileceğine inanıyorlardı. Sonraki yıllarda Türk iş dünyasında dalga dalga yayılarak güçlü bir etki yaratan Baltaş-Baltaş EOG (Ekip Oluşturma ve Geliştirme) semineri böyle doğdu. 

Acar Baltaş Anlatıyor

EOG seminerinin serüvenini Acar Baltaş, şu sözlerle anlatıyor: “1994 yılında Philip Morris Türkiye’de üretime başladığında, matriks yönetim tarzını uygulamaya karar vermişti. Bu, Philip Morris evreninde dünyadaki ilk uygulama olacaktı. Bunun için bizden bir ekip çalışması programı hazırlamamız istendi. Ekip Oluşturma ve Geliştirme programı adını verdiğimiz çalışmayı, Philip Morris İK bölümüyle İstanbul ve Torbalı’da yaptığımız onlarca toplantıdan sonra, Zuhal Baltaş ile birlikte 4 ay süren bir çalışma sonucunda oluşturduk. Beş gün, günde 12 saat süren bu program çeşitli etkinlikleri de içine almaktaydı. Temel kavramları aktarmanın yanı sıra başlıca dört temele dayanıyordu:

1. Ekip içinde ortak bir değer sistemi oluşturmak

2. Başkaları tarafından nasıl algılandığını fark etmek

3. Başkalarını ve iş sonuçlarını kişilik özellikleri ile nasıl etkilediğini fark etmek

4. Duyguların insanları yönetmek ve ilişkileri düzenlemek konusunda ne kadar önemli olduğunu ortaya koymak 

“İlk sekiz yıl içinde, haftada en az bir kere üç günlük versiyonunu yönettiğimiz Ekip Oluşturma ve Geliştirme seminerleri, Türkiye’deki uluslararası, ulusal, kurumsal çalışma hayatı ile ilgili çok değerli ve eşsiz bir deneyim kazanmamı sağladı.

“EOG programı elde ettiği başarı sonucunda iş çevrelerinde bir efsane haline geldi; on iki yılda 27,150 katılımcıyla, 1794 grupta ve 164 kuruluşta tekrarlandı.”

Kurumsal Anadil Programı EOG

EOG semineri, Philip Morris’ten sonra IBM, Novartis, Eczacıbaşı, Borusan ve daha birçok kuruluşta, tüm çalışanların ve şirkete her yeni katılanın geçmesi istenen anadil eğitiminiteliği kazandı. Birçok şirket bu eğitimle uluslararası platformda ödül kazandı. Bu eğitim, birkaç kuşak iş insanının çok başarılı konumlara gelmesine, hatta yurtdışı yöneticiliklere seçilmesine katkıda bulundu. 

Bu eğitime katılanlar, o güne kadar tanımadıkları bir profesyonellik anlayışıyla karşılaştılar. Enerjilerini etkin kılacak “etki alanı, ilgi alanı” kavramlarıyla tanıştılar. İç müşterikavramının somut etkilerini bu eğitimde tanıdılar. İnsanlar arası ilişkilerde “anlamanın, anlatmanın ve anlaşmanın” zorluklarını ve nimetlerini, algı farklarının belirleyici etkisini bu programla fark ettiler. Bu anlayışın, aileleri ve dostlarıyla ilişkilerinden, iş hayatında ekip arkadaşları, üstleri ve astlarıyla kurdukları ilişkilere kadar geniş bir yelpazede yarattığı farkı yaşadılar. Kısacası, yöntemli iletişimi etkin kullanmanın hayatlarına katkısına tanık oldular. Sinerji yaratmayıempatiyidinlemeyi ve zorlanmadan zorlamadan kendini ifade etmeyiuzlaşmayıbirlikte karar vermeyi, bu eğitimde, belki de ilk kez, duydular ve öğrendiler. 

Yeni Bir Program: “Yetkin Birey Etkin Ekip”

Bugüne geldiğimizde, artık Türk profesyonel iş hayatının ve ekip çalışmasının çok daha olgun bir düzeye geldiği gözlemleniyor. Günümüzde hemen hemen herkes, iletişim becerilerini farklı eğitimciler ve yayınlar aracılığıyla, en azından tanıyor ve biliyor (ne kadar uygulandığı, ya da ne kadar doğru uygulandığı tartışılabilirse de…). Bugün ekip çalışması bağlamında kurumlar, yöneticiler ve ekip üyeleri farklı ihtiyaçlar içindeler. 21 yüzyılın anahtar kavramı “karşılıklı bağımlılık” anlayışını özümsemiş, kendi kendini yöneten, yüksek performanslı ekipler, günümüzün hedeflerini oluşturuyor. 

Baltaş Grubu, yeni ihtiyaçların ışığında, “Yetkin Birey, Etkin Ekip” başlığı altında yeni bir ekip eğitim programı geliştirdi. Bu program, etkin ekip süreci ve ekip dinamikleriyönetimini kapsıyor. Ekip çalışmasında kültürün rolü, ekipte güven ve sonuçları, ekip üyelerinin kişilik özellikleri ve değerleriyle bütünleşen ekip rolleri, ekip gelişim evreleri, ekip sürecini yapılandırma, ekip performansını değerlendirme gibi başlıkları içeren yeni program, bugünün yüksek performanslı ekiplerine daha güncel yararlar sağlamayı amaçlıyor. 

On iki yıllık bir serüvenin ardından Türk ekiplerinin olgunlaşma sürecinde yol aldığını görmek, Baltaş Grubu’nda yeni bir heyecan ve daha iyisini yapma isteği uyandırıyor.

Diğer Makaleler

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir

Son Makaleler

En Çok Yorumlanan

Öne Çıkan Videolar

Hayatın Hakkını Vermek

Hayatın Hakkını Vermek | Prof. Dr. Acar Baltaş | TEDxIzmir

Mesleğimi nasıl seçmeliyim?

Kurumların yönetim felsefesini hayata taşıyan insan ve değişim projeleri üzerine çalışan Prof. Dr. Zuhal Baltaş, mesleğinizi nasıl seçmelisiniz konusu üzerine bilgi veriyor.

Hayalini Yorganına Göre Uzat

Prof. Dr. Acar Baltaş, TEDxAnkara'da yaptığı konuşmada istek ve başarı arasındaki ilişki ile "yatkın olduğumuz şeyleri hayal etmenin" önemini anlatıyor.

Öne Çıkan Kitaplar

Personova Kişilik Envanteri Testi